[ad_1]
Kimi zaman denizden kimi zaman karadan, bazen de havadan tarih boyuncu doğu ile batı arasında süre gelen bir ticaret var. Bu ticaret hatlarının kesiştiği nokta ise genellikle Mezopotamya coğrafyası oluyor. Yani Türkiye.
Irak, mayıs ayı sonlarında Asya’yı Avrupa’ya bağlayacağını iddia ettiği devasa bir ulaşım ve altyapı projesi açıkladı. Basra Körfezi’nden başlayıp Irak’ın kuzeyine doğru devam ederek Türkiye’ye ulaşan projenin 1200 kilometre uzunluğunda olması planlanıyor.
Şu anda dünya ticaretinin büyük çoğunluğu Süveyş Kanalı, Babu’l Mendeb Boğazı ve Hürmüz Boğazı üzerinden sağlanıyor. Kalkınma Yolu Projesi’nin bu yollara alternatif olması planlanıyor.
Devam etmekte olan Rusya – Ukrayna savaşı ve İsrail – Gazze savaşı da bu hattı daha önemli hale getiriyor.
Kara yolu ve demir yolu etrafındaki yatırımlar aynı şekilde çok önemli. 1200 km boyunca yaklaşık 15 tren istasyonun inşası planlanıyor.
Ancak bölgede devam eden terör faaliyetleri milyarlarca dolarlık bu yatırımı büyük riske atıyor. Tam da bu noktada Türkiye devreye giriyor.
Son yıllarda bölgede yaşanan savaşlar ve küresel krizler Türkiye’nin küresel siyasetteki profilinin yükselmesine yol açtı. Avrupalı aktörler de böylece Türkiye’ye yönelmeye başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak’a yaptığı resmi ziyarette Kalkınma Yolu Projesi ve güvenlik meselesi dahil birçok alanda anlaşmalar imzalandı. Önümüzdeki süreçte ise iki ülke arasında imza altına alınan anlaşmaların hayata geçirilmesi bekleniyor.
[ad_2]
Source link
