[ad_1]
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, TRT Haber canlı yayınında gündeme dair merak edilen soruları yanıtladı. İşte Bakan Dönmez’in açıklamalarından öne çıkan satır başları:
“HASARSIZ VE AZ HASARLI BİNALARIN TAMAMINA ELEKTRİK VERİLDİ”
11 ilimizin enerji altyapısında ciddi hasar vardı. Doğal gazda biraz arkadan geldik. Açıkçası ikinci bir afet yaşamak istemedik. BOTAŞ’ın ana hatlarının 20 noktasında hasar oluştu. TEİAŞ’ta 4 trafoda arzalar vardı ama bunları hemen gidermiştik. Hasarsız ve az hasarlı binaların neredeyse tamamına elektrik verilmiş durumda. Doğalgazda ise bu oran yüzde 98. Bu ölçekte bir afette enerji şebekesini bu kadar kısa sürede hayata geçirebilecek bir ülkenin olduğunu düşünmüyorum.
‘MADENCİLER SAHAYA GEÇ GİTTİ’ İDDİALARI
Olay olur olmaz, AFAD 4. seviyeden alarm durumu verdi. Arama kurtarma ekipleri biz aramadan derhal olay yerine intikalle görevlidir. Onlar da direkt intikal ettiler. İntikalde gecikme olduğuna dair iddialar var. Tabi bu noktada hava şartlarını hatırlamak lazım. Bunlar ilk saatlerde ve ilk günlerde olan şeyler. Biz yaklaşık 9 bin 800 madencimizi olay yerine sevk ettik. Girilemez denilen yerlere kendilerine has metotlarla girdiler. 9 bin 800 madencinin yüzde 70-75’i kamu işletimlerimizde çalışanlardandı.
“DÜNYA REZERVİNİN YÜZDE 73’Ü TÜRKİYE’DE”
Yer altında çıkardığımız boru rafine ürün haline getiriyoruz. Biz ağırlıklı olarak yurtdışına satıyoruz. Dünyanın en sert malzemelerinde birini oluşturuyoruz. Bor karbürü toz haline getiriyor. Bor karbür başta savunma sanayi olmak üzere zırh işlerinde kullanıyoruz. Bor karbür çelik kadar sağlam bir ürün. Bor karbür roket nozulünde de kullanılıyor. Roket nozulun bir tonu 4.1 milyon dolar. Kumlama nozulünün içinde de var. Tonu 2.7 milyon dolar. Helikopterlerde pilotları ateşli silahlara karşı korumak için yapılan malzemede de konuluyor. Bu cevheri bir süredir satmıyoruz. İşleyip borik asit haline getiriyoruz. Borik asiti ağırlıklı olarak satıyoruz. Bor karbürün tonu 35-40 bin dolar arasında. Cevherden son ürüne kadar 300-400 kat arttırılmış fiyatına satıyoruz. Hammade olarak satış yapmıyoruz. İşlenmiş katma değerli ürünlere doğru yolculuğumuz söz konusu. Çok geniş bir alanda kullanılabilecek bir ürün. Dünyada küresel pazar büyüklüğü 60 milyar dolar. Yeraltı kaynaklarına sahip olduğumuz ürünlerde uç ürünler üretmek gibi bir hedefimiz var. Dünya rezervlerin yüzde 73’ü Türkiye’de. Dünya pazarının ise yüzde 62’si bizde. Bora dayalı sanayileşme hedefimiz var.
“PAZAR PAYIMIZ YÜZDE 20’YE ÇIKMIŞ OLACAK”
Pilot üretim tesisimizin üretimi 10 tondu. Yıllık 700 tonluk lityum tesisimizin temelini atıyoruz. En kısa sürede hizmete alacağız. Enerjinin depolana bildiği alanlara ihtiyaç arttı. Küçük alanlarda büyük miktarlarda enerji depolamak sizi öne geçirecek. Lityumda bu alanda bilinen önemli malzeme. Bor cevherinin çıktığı yerlerde lityum vardı, fakat geri dönüştürme yeteneği gelişmemişti. Atık olarak depoladığımız lityumu artık ikincil bir ürün olarak yeteneğini geliştirdik. ASPİLSAN ile Eti Maden arasında bir anlaşma yaptı. Elektrikli otomobil sayısı arttıkça, lityuma ihtiyaç da artacak. Lityum da dünyada çok bulunmuyor. Böyle olunca da fiyatı artacak. Bu yolculuğumuz devam edecek. Bu Tesis yıllık 1 ton üretim kapasitesine sahip. Kütahya’da 5 tonluk üretim kapasitesine sahip bir tesis yapacağız. Dünyanın tüketimi yıllık 25 bin ton civarında. Biz ilk etapta 1 ton ile pazara giriyoruz. Kütahya’daki tesisle 5 ton daha ekleyeceğiz. Pazar payımız 20’ye çıkmış olacak. Türkiye sanayide bu yolculuğa yeni çıkmadı. Dünyada söz getiren yatırımlarımız var. Örneğin otomobil sanayisi. Birçok otomobili burada üretiyoruz.
“KARADENİZ GAZINI NİSAN AYINDA KARADA YAKACAĞIZ”
Biz plana uygun ilerliyorduk ama deprem dolayısıyla bir miktar gecikme yaşandı. Nisan sonu gibi açmayı hedefliyoruz. Kara tesisinde çalışan personelimizin bir kısmı deprem bölgesinde yaşıyordu. Araçlarımızı da deprem bölgesinde gönderdik. Nisan ayında bu gazı karada yakacağız. Binlerce iş var. Sadece bu tesisin montajını bitirmek yetmiyor. Kontroller vs. var. Bunların da sağlıklı şekilde tamamlanması gerekiyor. Uluslararası Gaz Zirvesi ile ilgili tüm hazırlıklarımızı yapmıştık fakat deprem dolayısıyla programı ertelemek zorunda kaldık. Gaz merkezi olmayla ilgili çalışmalarım sadece bu zirve ile sınırlı değil. Yasalarda değişiklik yapılması gerekiyordu. Geçtiğimiz hafta komisyondan geçen çalışma genel kurulda da yasalaşırsa, ilk etapta acil duyduğumuz ihtiyaçlar karşılanmış olacak. Bu hedefimizden vazgeçmiş değiliz. 1 yıl içerisinde hayata geçirmiş olacağız hedefimizi. Artık kendi gazımız da var. Yıllık 55-60 milyar metreküp civarında doğal gaz tüketimine sahibiz. Sisteme 100 milyar metreküp gazı getirme imkanımız var. İyi planlayabilirsek 40 milyar metreküp gazi ihraç edebiliriz.
[ad_2]
Source link